1 Nisan 2007 Pazar

DEPREM

Yapılarda ani hasarlara yol açan en önemli etken depremdir. Deprem sonucu zeminden bina temeline etkiyen yatay kuvvetler, yapıdaki mevcut kuvvetlerle birleşerek , yapı elemanlarına ( kolon, kiriş, döşeme, perde duvar) dağılırlar. Bu yeni kuvvetler, yapı elemanlarının taşıma kapasitesinin üzerinde veya yapı elemanın kapasitesi, tasarlandığından yetersiz ise hasar meydana gelir.
Bu hasarlar büyüklüğüne göre ağır, orta ve hafif olarak gruplandırılır. Ağır hasar için yapılacak bir şey yoktur fakat orta ve hafif hasarlarda, tamir ve takviye mümkündür.
Hasarların türünü en açık şekilde, çatlak ve kırıklar belirler.
Deprem hasarları meydana geliş şekline göre kesme, eğilme, basınç hasarları olarak gruplandırılabilirler. Burkulma ve burulma ise dolaylı olarak kendini kesme, eğilme veya basınç hasarı olarak gösterir.
En tehlikeli hasarlar gevrek kırılmalardır. Bina içindekilere kaçma fırsatı vermez. Bunlar genelde kesme ve basınç kuvvetlerinin limiti aşmasından meydana gelir.
Yapılarda Depremden Oluşan Hasarın Sebepleri
Ülkemizde, betonarme binalarda gözlenen yapısal hasarın çok büyük bir çoğunluğu aşağıdaki üç nedenden kaynaklanmaktadır.
a- Binanın Geometrisi ve Taşıyıcı Sistemi ( sadece şekil ve kısa açıklama)
Planda Simetri Olmaması, Kat Alanlarının Yükseklik Boyunca Büyümesi
(. Simetrinin bozulması taşıyıcı sistemden kaynaklanabileceği gibi, hesapta dikkate alınmayan dolgu duvarlardan da kaynaklanabilir.)
Mimari nedenlerle çerçevelerin süreksiz olması
Yumuşak veya Zayıf Kat
Kısa Kolon
Narin Kolonlarda Burkulma
b- Donatı Detayı Yetersizliği
Son yedi yılda oluşan dört deprem sonrasında hasara veya göçmeye neden olan donatı detayı ile ilgili kusurlar aşağıda sıralanmıştır.
• Donatı kenetlenme boyunun yetersiz olması.
• Kiriş ve kolon uçlarında etriye sıklaştırılması yapılmaması.
Kolonun depremde sağlıklı davranması, uçlarının sarılması yanında, kesit boyutlarının büyük seçilmesine de bağlıdır. Eksenel yük yönetmelik sınırlarında tutulduğunda, davranış sağlıklı olmaktadır.
Kolon boyuna donatısındaki bindirmeli ekler olabildiğince kat yüksekliği ortasında yapılmalıdır. Kat düzeyinde oluşturulan bindirme ekleri, momentin en büyük olduğu yere rastlamaktadır. Ülkemizde genelde bindirme boyu da yönetmeliğin öngördüğünden kısa olmaktadır. Bu, son derece yanlış ve tehlikelidir.
c- Yapım Hataları
* Beton kalitesinin kötü olması
Beton Kalitesi Belli Bir Seviyenin Altında ise Doktorumuzun Elinden Çok Şey Gelmez.
Şimdiye kadar üstüne sürülmek suretiyle betonu güçlendiren bir malzeme keşfedilmedi.
Doktor Diyor ki: “Ya yıkın, Ya da taşıyıcı sistemi takviye projesine göre tamamen değiştirin!...”
* Projeye Uyulmaması.
Mühendislerin çıldırdığı nokta !...
Doktor Diyor ki: “ Mevcutun statik ve dinamik analizi yapılacak, kurtarıyorsa ucuz atlattın ama bir daha projeyi es geçme, durum kurtarmıyorsa, takviye projesine göre binada güçlendirme yapılacak”
Kaynak : Uğur ERSOY,

Hiç yorum yok: